Vajinal (Normal) Doğum Nedir?
Vajinal yani halk arasında bilinen adıyla normal doğum, anne karnındaki bebeğin gelişiminin tamamlanmasından sonraki süreçte cerrahi bir müdahale gerektirmeden bebeğin vajinal yoldan dünyaya gelmesi işlemidir. Birçok anne hamilelik öncesinde veya hamilelik sürecinde bu konulara az çok hakimdir ve çoğu kişi net bir şekilde normal ya da sezaryen doğum yapacağının kararını vermiş durumda olabilir. Bazı anne adayları normal doğuma karşı önyargılı iken, bazı anne adayları ise tam tersi normal doğum konusunda talepkar oluyor. Ancak her zaman anne adayının tercihi ile tıbbi tablo her zaman uyumlu olamayabiliyor.
İçindekiler
Çünkü her doğumda normal doğum mümkün olmayabilir, bazı hamilelik süreçleri tıbbi nedenlerle sezaryen doğum gerektirebilmektedir. Bu süreçte de anne adayına verilecek destek ve doğru bilgilendirme oldukça önemli. Asıl önemli olan ideal doğum kavramı olup, bu da doğum şeklinden ziyade anne ve bebek için mümkün olan en az girişim ile güvenli bir şekilde doğum eyleminin gerçekleşmesidir. İdeal doğum şeklinin, anne ve bebek için en güvenli olan doğum şekli olduğu unutulmamalıdır.
Normal Doğum Nasıl Gerçekleşir?
Doğum, anne adayının vücudunun hem ruhen hem fiziken doğuma hazırlandığı bir süreçtir. Normal doğumda, annede oluşan sancılar ve rahim kasılmaları ile vajinal kanalda genişleme oluşması ile süreç başlar. Bu süreç her anne adayı için farklı şekilde ilerleyebilir veya farklı sürelerde doğum gerçekleşebilir. Normal doğum süreci genellikle birkaç saat sürer, fakat her doğum bireysel olarak değişkenlik gösterebilir. Gebeliğin genellikle 37 ila 42. Haftaları arasında olması beklenir ve doğum eylemi kendiliğinden başlar. Bu doğum hazırlık sürecinde annede düzensiz olarak rahim kasılmaları başlayabilir. Bunlar doğum süreci için gerekli olan doğal sancılardır. Bu sancılar düzenli bir şekilde artış göstermeye başladığında doğum sürecinin gelmiş olduğunu söyleyebiliriz. Bu doğum sürecini üç aşamada ele alabiliriz:
- Aşama :
Bu aşama, anne adayının vücudunun doğum için beklediği ve hazır olduğu süreçtir. Bu erken doğum evresinde, düzenli kasılmalar, sıvı akıntıları veya su gelmesi, rahim ağzında incelme veya açılma gibi durumlar yaşanır. Bu açılmalar 3-4 cm’e ulaştığında rahim kasılmaları düzenli ve hafif aralıklarla başlar ve Latent evre olarak adlandırılır. Bu süreçten sonra aktif evre denilen rahim ağzının 4-7 cm kadar açıldığı ve kasılmaların güçlendiği evre gelir. Son olarak ise rahim ağzı 10 cm’e kadar açılarak kasılmalar ve sancılar yoğun bir şekilde kendini gösterir, bu evre geçiş evresidir.
- Aşama :
Bu aşama bebeğin doğum evresi olarak tanımlanabilir. Yani rahim ağzının tam açıklığa ulaştıktan bebeğin dış dünya ile temas ettiği ana kadar olan dönemdir. Bu evrede, annenin ısınarak bebeği itmesi ile bebeğin doğum kanalından geçmesi evresidir. Annede gelişen doğum sancıları bebeğin ilerlemesine yardımcı olarak doğumun gerçekleşmesine katkıda bulunur.
- Aşama :
Bu aşama, plasentanın yani bebeğin eşinin ayrılması ve dışarı çıkması evresidir. Bu süreç genellikle en fazla yarım saat kadar sürer. Plasenta çıkışı gerçekleştikten sonra vajina girişinde herhangi bir sorun oluşmuşsa müdahale edilerek doktor kontrolü ile doğum tamamlanmış olur.
Sezaryen Doğum Nedir?
Sezaryen doğum şekli, anne adaylarının doğum yapmak üzere normal doğum yöntemi yerine cerrahi operasyon ile bebeğin anne karnından kesi ile rahmin açılarak bebeğin doğumunun gerçekleştirilmesidir. Sezaryen doğum yöntemi genel veya epidural anestezi verilerek gerçekleştirilen bir doğum yöntemidir.
Normal doğumun gerçekleştirilmesi sakıncalı olan durumlarda, anne veya bebekte gelişen çeşitli sağlık sorunları, bebeğin pozisyonunun yanlış olması veya salt anne adayının tercihi gibi durumlarda sezaryen doğum tercih edilebilir. Fakat sezaryen doğum yöntemi tercih edilme sebepleri, uzman doktorun kapsamlı değerlendirmeleri sonucunda karar verilmesi gereken bir durumdur. Her hamilelik veya doğum süreci farklıdır, doğum yöntemi seçimi ise anne ve bebeğin sağlık durumlarına, doğum sürecinin ilerleyişine ve farklı birçok etkene bağlı olarak değişebilir.
Sezaryen Doğum Nasıl Gerçekleşir?
Sezaryen doğum yöntemi nasıl gerçekleştirilir sorusu anne olmak isteyen tüm kadınlar tarafından merak edilen ve araştırılan bir konudur. Bu yöntemin gerçekleştirilmesi için çoğunlukla epidural veya spinal anestezi uygulanmaktadır. Sezaryen doğum yöntemi planlı veya normal doğum yönteminin uygulanamadığı durumlarda gerçekleşir. Sezaryen doğumun gerçekleştiği aşamalar şu şekilde sıralanmaktadır:
- Hazırlık aşamasında annenin anestezi alması sağlanır. Epidural veya spinal anestezi yöntemlerinden, iğnenin uygulanacağı bölgeye lokal anestezi yapılarak bu bölgenin uyuşması sağlanır. Bazen genel anestezi de uygulanır.
- Ameliyat başlamadan önce son kontroller yapılır ve anestezi işlemi uygulandıktan sonra karın bölgesinde bir kesi açılır. Burada uyuşma olduğu için anne adayları ağrı veya acı hissi duymazlar.
- Kesi işlemi uygulandıktan sonra, rahime ulaşılır ve rahimden bebeğin alınabilmesi için bir açıklık sağlanır.
- Rahim açıldıktan sonra, doktor bebeği çıkarmak için kontrollü bir şekilde rahme ve plasentaya erişir. Bebek dikkatlice çıkartılarak solunumu ve kontrolü sağlanır.
- Bebek doğduktan sonra plasentanın çıkarılması için rahim kontrol edilir ve gerekirse cerrahi bir müdahale uygulanır.
- Bebeğin ve plasentanın çıkarılma işleminden sonra son olarak kesilen karın bölgesine kendiliğinden emilebilen dikiş uygulanır. Ve doğum işlemi gerçekleştirilir.
Sezaryen Doğum Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Sezaryen doğum sonrasında dikkat edilmesi gerekenler arasında en başta dinlenme ve iyileşme süreci gelmektedir. Doğum sonrasında doktorunuzun kontrolünde ve önerdiği şekilde hareket etmeli ve ağır aktivitelerden kaçınmalısınız. Sezaryen doğum yöntemi sırasında karın bölgenizde bir kesi işlemi yapıldığı için bu bölgeyi temiz tutmalı ve dikkat etmelisiniz. Enfeksiyon kapma riskine bağlı olarak yara bakımınıza özen göstermelisiniz. Bu dönemde bazı ağrılar normaldir. Doktorunuz size bazı ağrı kesici ilaçlar önerebilir, bunları düzenli olarak alabilirsiniz. Ağrının şiddetli veya artan bir şekilde devam etmesi durumunda doktorunuza başvurmalısınız.
Sezaryen doğum sonrasında dikkat edilmesi gereken bir diğer konu da bebeğin emzirilmesidir. Bebeğinizi mümkün olduğunca erken emzirmeye başlamalısınız. Bu konuda sorun yaşarsanız bir emzirme hemşiresinden destek alabilirsiniz. Sezaryen doğum sonrasında beslenmenize de dikkat etmeli ve sağlıklı bir beslenme süreci takip etmelisiniz. İyi bir beslenme, iyileşme sürecinizi destekleyecektir. Bol su içmeyi de unutmayın. Doğum sonrası kontrollerinizi de ihmal etmemelisiniz.
Doğum Belirtileri Nelerdir
Hamilelik sürecinin sonlarına doğru gelindiğinde anne adaylarının kaygıları giderek artabilmektedir. Hem normal hem de sezaryen doğum için doğum ne zaman başlar, doğumun başladığını anlayabilir miyim gibi anne adaylarının aklında bir takım sorular oluşmaktadır. Doğum belirtileri, doğumun başladığını gösteren işaretlerdir. Doğum belirtileri arasında genel olarak en yaygın olanları şu şekilde sıralayabiliriz:
- Rahim Kasılmaları
Doğumun başladığının en önemli belirtilerinden biri düzenli yani ritmik rahim kasılmalarıdır. Rahim kasılmaları, rahim kaslarının belirli bir süre ve şiddette kasılarak ve gevşeyerek bebeğin başının doğum kanalına girmesini sağlar. Kasılmaların düzenli ya da ritmik olmasından kasıt, üç-beş dakika aralıklarla oluşması ve en az iki saat boyunca devam etmesidir.
- Nişan Gelmesi
Hamilelik döneminde oluşan kanamalar anne adayları için her zaman endişe vericidir, bilhassa gebeliğin başlarında olan vajinal kanamalar, gebelik kaybına işaret ediyor olabilir. Doğuma yakın oluşan vajinal kanamalar ise bebek ile ilgili olmayıp, rahim ağzındaki değişiklikler nedeniyle oluşmaktadır. Rahimdeki kasılmalar sonucunda, rahim ağzında meydana gelen incelme, genişleme gibi doku değişiklikleri vajinal kanamaya neden olabilir. Bu durum halk arasında nişan gelmesi olarak adlandırılır.
- Su Gelmesi
Suyun gelmesi, doğum sırasında yırtılması beklenen amniyon kesesindeki zarların, erken dönemde yırtılmaya başlaması sonucunda amniyon sıvısının akmasıdır. İlk etapta idrar kaçırma veya vajinal akıntı ile karıştırılabilir, ancak burada da şayet biraz beklendiğinde ıslaklık devam ediyorsa suyun gelip gelmediğinden emin olunabilir. Suyun gelmesi çoğunlukla anne adaylarında bol miktarda olur, nadiren sızıntı şeklindedir.
- Rahim Ağzında İncelme ve Genişleme
Hamileliğin son aylarında kasılmaların da etkisi ile birlikte, rahim ağzı incelmeye başlar. Bu durum rahim ağzının daha kolay genişlemesini sağlar. Hamileliğin son haftaları ile birlikte rutin muayenelerde rahim ağzı değerlendirilir. Doğumdan bir iki hafta öncesinde rahim ağzı genişliğinin bir-iki cm açılması normaldir. Düzenli rahim kasılmaları ile birlikte rahim ağzı açılmaya başlar ve doğumun gerçekleşmesi için tam açıklık olarak tabir edilen 10 cm açıklığa kavuşur. Rahim ağzının tam açılması ile birlikte bebeğin başı doğum kanalına inerken anne adayının bağırsakları üzerinde baskı hissi oluşur ve bu durum aynı zamanda ıkınmaya da neden olur. Artık anne adayının bebeğine kavuşmasına çok az kalmıştır.
Her doğum deneyimi ve süreci farklı olabilir, doğumun başlaması ile ilgili bunlardan herhangi birini yaşayabilirsiniz.
DETAYLI BİLGİ İÇİN: https://tahatakmaz.com/dogum-belirtileri-nelerdir/ İçeriğini İnceleyebilirsiniz.
Normal Doğum Kaç Saat Sürer?
Kişiden kişiye göre değişmekle birlikte normal doğum ortalama olarak, birinci doğumda genellikle 12 ila 18 saat arasında sürer. Ancak, daha önce doğum yapmış olan bir kadında, normal doğum süresi daha kısa olabilir, genellikle 6 ila 12 saat arasında değişir.
Sezaryen Doğum Ne Kadar Sürer?
Sezaryen doğumun süresi, birkaç faktöre bağlı olarak değişebilir. İşlem genellikle 30 dakika ila 1 saat arasında tamamlanır. Ancak bu süre, bazı durumlarda uzayabilir.
Sezaryen Doğum Riskli mi?
Riskler, anne ve bebeğin sağlık durumu, gebelik süreci, doğumun planlanma sebepleri ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Sezaryen doğumun riskleri arasında enfeksiyon, kanama, anesteziye bağlı komplikasyonlar, yara iyileşmesi sorunları, organ hasarı, idrar yolu enfeksiyonları, ameliyat sonrası ağrı ve uzun süreli iyileşme süreci sayılabilir.
İlginizi Çekebilir: Miyom Nedir? Miyom Belirtileri Nelerdir?